1904
Ivan
Petroviç Pavlov, Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü'nü kazandı.
Hayvanlar
üzerinde yaptığı deneylerle şartlı refleks kavramını geliştiren Pavlov, bu
ödülü, sindirim salgıları üzerindeki araştırmaları nedeniyle kazanmıştı. |
1905
IQ
testi uygulandı.
Alman psikolog Wilhelm Stern'in ortaya koyduğu IQ (Intelligence Quotient)
kavramı Lewis Terman tarafından Stanfort-Biret testinde kullanılmak üzere
uyarlandı. Zeka yaşının kronolojik yaşa bölümünün 100'le çarpılmasıyla
sonuç elde edilir. Ortalama IQ sayısı 100 olarak kabul edilmiştir. 1 30'un
üzerindeki değerler üstün zekalı, 70'in altındakilerse geri zekalı olarak
nitelendirilir. |
1906
Lee
de Forest, elektronları salan elektrot (katot) ile toplayan elektrot (anot)
arasına ızgara adı verilen kafes biçimli bir üçüncü elektrot yerleştirerek
üç elektrotlu ilk elektronik lambayı (triyot) gerçekleştirdi. Izgaraya
uygulanan gerilimin değiştirilmesiyle katot ile anot arasındaki elektron
akımının azalıp çoğalması sağlanıyordu. Böylece de triyot lamba yükselteç
olarak kullanılabiliyordu. Telsiz iletişimi ve radyonun gelişmesinde triyot
lambanın büyük katkısı olmuştur. |
1908
Jean
Perrin sıvı içinde asılı halde bulunan çok küçük parçacıkların Brown hareketlerini
inceleyerek maddenin atomlardan oluştuğunu kanıtladı. |
1908
Hans
Geiger ilk radyasyon dedektörünü, bugün kullandığımız adıyla Geiger
sayacını, yaptı. Manchester Üniversitesi'nde Ernest Rutherford'un
yardımcılığını yapan Geiger, yaptığı deneylerle Rutherford'un çekirdeğin
atomun merkezinde çok küçük bir yer kapladığını anlamasına yardımcı
olmuştu. |
1909
ABD'li
bir kaşif olan Robert Edwin Peary kuzey kutbuna ulaşmayı başaran ilk insan
oldu. |
|
1903
Hollandalı
fizyolog Willem Einthoven, kendi adıyla anılan ilk telli galvanometreyi
tasarladı. Galvanometre, kalp kasının kasılmasıyla ortaya çıkan
değişiklikleri ölçüyor ve kağıt üzerine kaydediyordu. Einthoven bu yönteme
elektrokardiyografi adını verdi. |
1904
Ernest
Rutherford, Radyoaktiflik adını verdiği kitabını yayımladı. İngiliz fizikçi
kitabında, bu konudaki çalışmalarının sonuçlarını anlatıyor ve radyoaktif
etkinliğin dış koşullardan etkilenmediğini, radyoaktif süreçlerde kimyasal
tepkimelere oranla daha fazla miktarda ısı açığa çıktığını ortaya
koyuyordu. Ayrıca bu yapıtında radyoaktif dönüşüm sonucunda kimyasal
nitelikleri farklı yeni ürünlerin ortaya çıktığını ileri sürüyordu. |
1905
Albert
Einstein, özel görelilik kuramına ilişkin "Hareketli Cisimlerin
Elektrodinamiği" adlı makaleyi yayımladı. Bu makale fizikte devrim
niteliği taşır.
|
1907
Bertrand
Boltwood radyometrik tarihleme yöntemini buldu. 1905 yılında uranyumla
başlayan radyoaktif bozunumların son ürününün kurşun olduğunu gösteren
bilim adamı, 1907'de içlerindeki kurşun-uranyum oranına bakarak bazı
kayaçların yaşını ölçme yöntemini geliştirdi. Bu yöntem sayesinde Dünya'nın
yaşının tahmin edilmesinde önemli adımlar atıldı. Bu yöntem ayrıca
arkeolojide de kullanıldı. |
1908
Ford
firması "T" modeli denen otomobili piyasaya sürdü. Bu model, bir
at almaya parası yeten herkesin alabileceği ucuzluktaydı. Böylece otomobiller yalnızca
zenginlerin oyuncağı olmaktan çıkıp günlük yaşamda kullanılmaya başladılar.
Kısa bir süre sonra ilk üretim bandını da devreye sokarak seri üretime
geçen ilk firma yine Ford olacaktı.
1909
Leo
Hendrik Baekeland bakaliti buldu. Baekeland 1905'te doğal bir reçine olan
gomalakın yerini tutabilecek bir maddeyi sentez yoluyla üretebilmek için
araştırmalara başladı. Araştırmaları formaldehit ile fenolün yüksek
sıcaklık ve basınç altında yoğunlaşma ürünü olan ve ısıtıldığında yumuşamayan plastik
maddelerin ilk örneği olarak çığır açan bakaliti bulmasıyla sonuçlandı. |
1911
Norveç'li
kaşif Roald Amundsen, 14 Aralık 1911
günü kendisine eşlik eden 4 kişi ve 54 köpekle güney kutbuna ulaştı. |
1911
Süperiletkenler
keşfedildi. Hollandalı fizikçi Heike Kamerlingh Onnes, belirli şartlarda
cıvanın süperiletken olduğunu buldu. Sonradan iki düzineden fazla elementin
ve binlerce metal alaşımının da süperiletken olabileceği bulundu. |
1912
Kıtaların kayması kuram ortaya atıldı.
Aslında bir meteorolog olan Alman bilim adamı Alfred Wegener, başlangıçta
tüm kıtaların Pangea adında tek bir kıta olduğu, sonradan parçalanıp
dağılarak zamanla günümüzdeki yerlerine ulaştığı görüşüne dayanan kıtaların
kayması kuramını ortaya attı. |
|
1911
Ernest
Rutherford, atom modelini geliştirdi. Alfa parçacıklarının ince metal
levhalardan geçişini inceleyen Rutherfort, alfa parçacığı artı yüklü
olduğundan levhadan geçişi sırasında metal atomlarındaki artı yüklerin
itici etkisiyle sapmaya uğrayacağını ama parçacığın kütlesi çok büyük
olduğu için sapmanın küçük olacağını düşünüyordu. Yapılan deneylerde alfa
parçacıklarının gerçekten de genel olarak küçük sapmalar gösterdiği fakat
büyük açılarda sapan parçaların da bulunduğu, hatta bazen bir parçacığın
yönünü değiştirip geri döndüğü gözlendi. Bu durum o günlerde geçerli olan
atom modeline uymuyordu. Böylesine büyük kütleli alfa parçacığını bu denli
saptırabilmesi için atomdaki bütün artı yüklerin ve kütlenin çok küçük bir
hacimde yoğunlaşmış olması gerekiyordu.. Rutherford, bu fikirden yola
çıkarak geliştirdiği atom modelinde atomun, çok kuçük hacimli, yoğun ve
artı yüklü bir çekirdek ile bunun çevresinde dönen küçük kütleli ve eksi
yüklerden oluştuğunu ortaya koydu. |
1911
Polonyalı
kimyager Casimir Funk, parlatılmamış pirinçte bulunan ve beriberiyi önleyen
maddenin bir tür amin olduğunu belirleyerek buna vitamin adının verilmesini
önerdi. Bütün
vitaminlerin yapısının birbirine benzediği düşünüldüğünden bu terim kısaca bütün yardımcı
maddeler için kulanıldı. |
1913
Niels Bohr
atomun yapısını açıklığa kavuşturdu ve bunu anlattığı ünlü makalesini
yayımladı. Bohr'un atom modeli, özellikle hidrojen atomunun yapısını
belirleyen modeli, önceki klasik modellerden köklü biçimde farklıydı. Bu
model, kuantum modelini hesaba katan ilk modeldi ve tümüyle kuantum
mekaniğine dayanan modellerin öncüsüydü.
1916
Einstein
"Genel Görelilik Kuramı" olarak bilinen çalışmasını yayımladı. Bu
çalışma bilim dünyasını sarsan görüşler içeriyordu. Kuramın öngörülerinin
deneysel kanıtlarıysa ancak Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra, Mayıs 1919'da Gine
Körfezi'ndeki Principe adasında ve Brezilya Sobral'de gerçekleştirilen
Güneş tutulması gözlemleri sonucu elde edildi. |
1918
Tarımda
benzin motorlu traktörler kullanılmaya başladı. Üretimin artmasıyla
birlikte çiftçiler yalnız kendi gereksinimlerini karşılamak için değil,
piyasaya mal satmak için de çalışmaya başladılar. |
1921
Soğutucular
gündelik yaşamda. Üretilmeye başlayan elektrikli buzdolapları yiyeceklerin
saklanmasında yeni bir çığır açtı. |
1921
Hermann
Rorschach, kendi adıyla anılan ve yansıtma tekniğine dayanan psikolojik
testler uygulamaya başladı. |
1921
Robot
sözcüğü ilk kez kullanıldı. Çek oyun yazarı Karel Capek, Rossum's Universal
Robots (Rossum'un Evrensel Robotları) adını verdiği oyununda verilen
emirleri düşünmeden yerine getiren makineleşmiş insanlardan söz ediyordu.
Robot sözcüğü Çek dilinde angarya iş anlamına geliyordu.
|
|
1916
Karadeliklerin
varhğına dair ilk
varsayım ortaya atıldı. Alman gökbilimci Karl Schwarzschield, yeterli
kütleye sahip cisimlerden kaçış hızının ışık hızına yaklaşabileceğini, bu
nedenle doğrudan gözlemlenemeyeceklerini kanıtlamak amacıyla, genel
denklemlerden yararlanarak karadelik kuramının temellerini attı.
Çekimlerinden ışık dahil hiçbir şeyin kaçamayacağı bu cisimlere karadelik
adının verilmesi yaklaşık 50 yıl sonra olacaktı. |
1917
Sonar
kullanılmaya başladı. Ses dalgaları yoluyla cisimlerin yerini saptayan bu
aracın temel ilkeleri Fransız fizikçi Paul Langevin tarafından oraya atılmıştı.
Gemilerde ve denizaltılarda genel kullanım alanı bulan sonar, deniz
yolculuklarını daha güvenli kıldı. |
1920
ABD'de
düzenli radyo yayınları başladı. Aynı yıl İngiltere'de de radyo yayınları
başlamıştı. |
1921
Kanadalı
bilim adamları Frederick G. Banting ve Charles H. Best, pankreas özütünden
insülin elde ettiler. Bu buluş, şeker hastalığı tedavisinde çığır açtı.
|
1922
Tutankamon'un
mezarı bulundu. Mumyanın bulunduğu odaya ilk kez İngiliz kazıbilimci
(arkeolog) Howard Carter girdi. Mısır'da 19. sülale döneminde "Amarna
kralları" olarak bilinen Ahenaton, Smenhkare, Tutankamon ve Ay'ın
adları firavunlar listesinden silindiği için mezarın yeri unutulmuştu. Bu
sayede özgün haliyle, bozulmadan bulunan mezar, birçok arkeolojik bulgu
sağladı. |
|
|
|
|
|
|
|
1923
Arthur
Compton, X ışınlarının elektronlarla çarpışması durumunda dalgaboylarının
değiştiğini belirleyerek bunun nedenini açıkladı. Bu buluş,
elektromanyetik dalgaların hem dalga hem de parçacık niteliği taşıyan ikili
yapısına ilişkin görüşü doğrulamıştır. |
1924
Fransız
fizikçi Louis de Broglie, ışığın hem dalga hem de parçacık davranışı
gösterdiğini kanıtlayan deneysel bulgulardan yola çıkarak, parçacıkların
da parçacık özelliklerine ek olarak dalga özelliklerine sahip olabileceği düşüncesini
ileri sürdü. |
1926
Rusbilim
adamı Vlademir Vernadski, canlı süreçlerin atmosfere katkılarını inceledi
ve atmosferdeki azot, oksijen ve karbon dioksiksitin canlılarca
üretildiğini belirledi. Biyosfer kavramını ortaya atan da Vernadskidir. |
1927
George
Paget Thomson, bir elektron demetinin kristal yapılı bir maddeden
geçerken kırınıma uğradığını belirledi. Böylece Louis de Broglie'nin, bir
parçacığın, Planck sabitinin parçacık momentumuna bölünmesiyle elde
edilen dalgaboyunda bir dalga davranışı göstereceği yolundaki öngörüsünü
doğruladı. |
1927
Sesli
sinema filmi yapıldı. 1895 yılında Lumiere kardeşlerin ilk filmi
göstermelerinden beri sessiz sinema gündemdeydi. 1927'den sonraysa sessiz
filmler yerlerini yavaş yavaş sesli filmlere bıraktılar. |
|
1923
İsviçreli
psikolog Jean Piaget, çocukların derslerde yaptığı yanlışların
gelişigüzel olmadığını, belli yaş gruplarında özgün yanlışların
yapıldığını ortaya koydu. Böylece çocuğun yetişkinliğine değin bir dizi
zihinsel gelişim evresinden geçtiği sonucuna ulaştı. |
1925
Alman
fizikçi Werner Heisenberg, kuantum mekaniğinin matris biçimini
geliştirdi. Heisenberg tutulduğu saman nezlesi nedeniyle dinlemeye
çekildiği Helgoland adasında, harmonik olmayan salınıcıda kesikli enerji
durumlarının açıklanmasıyla ilgili bir problemi çözerek atomun kuantum
mekaniğinin geliştirilmesine yönelik programlı araştırılmaların
başlangıcını oluşturdu. |
1926
bilim
adamı Robert Goddard ilk başarılı roket deneyini gerçekleştirdi.
Massachussets'e bağlı Auburn kenti yakınlarında bir çiftlikte
gerçekleştirdiği deneyde, Goddard'm bir rampadan ateşlediği sıvı yakıtlı
roket 30 m yükseldi ve 2,5 saniye havada kalarak 60 metre yol aldı.
|
1927
Büyük
patlama kramı ortaya atıldı. Belçikalı gökbilimci Georges Lemaître'in
ortaya attığı kurama göre evren başlangıçtaki bir "süperatomun"
genleşmesi sonucu oluşmuştur. Bu kuram sonradan George Gamov tarafından
geliştirildi. |
1928
C
vitamini keşfedildi. Özellikle uzun gemi yolculuklarında ortaya çıkan
İskorbit hastalığının tedavisinde C vitaminin etkili olduğu anlaşıldı.
|
|
|
|
|
|
|
|
1928
Alexander
Fleming, penisilini buldu. Bu antibiyotik ilaçla tedavide yeni bir dönem
başlattı. |
1930
Plüton
gezegeni keşfedildi. Astronom Clyde Tombaugh, Lowell gözlemevinde çalıştığı
sıralarda çektiği bir dizi fotoğrafta küçük gezegenlerden daha yavaş
hareket eden bir gökcismi saptadı. Bu gök cismi uzun süredir orada
olduğundan kuşku duyulan Plüton gezegeniydi. |
1931
Alman
bilim adamı Ernst Ruska ilk elektronik merceği geliştirdi. Bu mercek
elektronları ışık gibi odaklayan bir elektromıknatıstan oluşuyordu. Ruska,
seri halde birkaç elektron merceği kullanarak ilk elektron mikroskopunu
1933 yılında yaptı. |
1931
Avusturyalı
fizikçi Wolfgang Pauli, nötrinoların varlığı tezini ileri sürdü. Pauli,
nötrinonun varlığını, radyoaktif beta bozunumuna ilişkin varsayımla
enerjinin ve momentumun korunumu yasalarının uyum içinde olmasını sağlamak
amacıyla öngörmüştü. Nötrino adı bu parçacığa ünlü İtalyan fizikçi Enrico
Fermi tarafından verildi. |
1932
James
Chadwick atomun içinde elektrik yükü olmayan bir parçacık olduğunu
keşfetti. Bu parçacığa nötron adını verdi. |
1933
A. N.
Kolmogorov, olasılıklar hesabının aksiyomatik kuramının temellerini attı.
Bu, günümüzde de kullanılan olasılık kuramının başlangıcıdır. |
1934
Frederick
ve Irene Joliot-Curie, çeşitli elementleri polonyum atomundan salınan alfa parçacıkları (artı yüklü
helyum çekirdekleri) bombardımanına tutarak ilk yapay radyoaktifliği elde
ettiler. |
1935
ABD'li
deprembilimciler Charles Richter ve Beno Gutenberg, deprem ve öteki sismik
olayların büyüklüklerini belirlemek için bir öiçek hazırladı. |
1938
Fisyonun
bulunuşu. Otto Hahn, Strassman'la birlikte uranyumun ürünlerinden birinin,
daha hafif olan radyoaktif baryum elementi olduğunu buldular ve bunun,
uranyum atomunun daha hafif iki atoma bölündüğünü kanıtladığını anladılar.
|
1939
Igor
Sikorsky, 1939 yılının başında yapımına başladığı VS-300 adlı helikopterin
yapımını eylül ayında bitirdi ve ilk başarılı helikopter uçuşunu
gerçekleştirdi. |
|
1932
ABD'li
birfizikçi olan Edwin Herbert Land, fotoğafların banyo ve baskı işlerinin
tek aşamada yapılmasını sağlayan bir yöntem geliştirdi. Işığın
kutuplanmasıyla ilgilenen Land, mikroskopaltı boyutlardaki iyodokinin
sülfat kristallerini belirli bir doğrultuda yönelmiş halde dizmeyi ve bu
dizileri ince plastik bir katman üzerine aktarmayı başardı. Bu çalışmaları
sonucunda geliştirdiği ve Polaroid 3 kağıdı olarak adlandırdığı kutuplayıcı
kısa sürede yaygın kullanım alanı buldu. |
1934
ABD'li
kimyacı Wallace Carothers naylonu buldu. 1938'de ticari üretimine geçilen
naylon, bileşim yoluyla hazırlanan ilk sentetik polimer lifi olmuş ve yapay
elyaf sanayisinin doğuşunu hazırlamıştır. |
1935
Japon
fızikçi Hideki Yukawa, atom çekirdeğindeki parçacıkları bir arada tutan
kuvvetin taşıyıcısı olarak mezon adlı parçacığın varlığını öngördü ve bu
parçacığın niteliklerini kuramsal olarak belirledi. |
1935
Radarın
bulunuşu. İngiliz bilim adamı Robert Alexander Watson-Watt, uçaklara radyo
dalgaları gönderip, yansıyan dalgayı alarak ve dalgaların gidiş dönüş
süresini ölçerek uçağın varlığını ve uzaklığını 110 km mesafeden belirleyebilen
bir sistem geliştirdi. Bu, o güne değin yapılmış ilk pratik radar
sistemiydi. |
1939
DDT
(diklorodifeniltrikloroetan) ilk kez böcek ilacı olarak kullanıldı. İlk kez
1874 yılında üretilen DDT'nin böcek öldürücü etkisi ilk kez İsviçreli kimyacı
Paul Hermann Müller tarafından keşfedilmiştir. Bu ilacın kullanımı ileriki
yıllarda çevreye ve insanlara da zarar verdiği gerekçesiyle
yasaklanacaktır. |
|
1940
Karl
Landsteiner kandaki Rh faktörünü keşfetti. İlk kez tespit edildiği bir
maymun türünün (Rhesus) adını taşıyan bu faktör, anne ve dölütün kanında
bir dizi tepkimeye yol açarak düşük, ölü doğum ve yeni doğan bebekte öldürücü
bir hastalığa neden oluyordu. |
1941
Helene
Taussig ve Alfred Blalock "mavi bebek sendromu" olarak bilinen
bozuklukla doğan bebekler için cerrahi tedavi yöntemi geliştirdiler. Bu
bebeklerin cildi kanda yeterli oksijen olmadıgı için mavi-mor bir renk
alıyordu. İlk ameliyatı 1944 yılında uygulayan Blalock, bu yöntemle birçok
yaşam kurtardı. |
1941
Albert
Lipmann canlı hücrede enerji aktarımı kuramını açıkladı ve
ATP(adenozintrifosfat)'nin oynadığı temel rolü kanıtladı. Buna göre canlı
sistemlerdeki biyokimyasal tepkimeler, termodinamik yasaların dışında
değildir; enerji yoktan var edilemez. Hücreler enerji bakımından zengin
moleküller taşıdığı için enerji tüketen tepkimeler oluşur. Bu moleküllerin
en bilineni de ATP'dir. |
1942
Wernher
von Braun ilk başarılı roket deneyini yaptı. Von Braun'un çalışmaları
Almanya'da askeri amaçlı roketlerin yapımında kullanıldı. İleriki yıllarda
ABD'de kurulan NASA da uzay çalışmaları için gereksinim duyduğu roket
teknolojisini Von Braun'un çalışmalarından elde edecektir. |
1943
Selman
Waksman, verem hastalığının tedavisinde etkili ilk antibiyotik olan
streptomisini buldu. Waksman aynı zamanda antibiyotik terimini kullanan ilk
kişiydi.
1944
İsviçreli
farmakolog Daniel Bovet, histamin etkisini engelleyerek vücudun alerji
tepkilerini yatıştırabilen antihistaminik ilaçların ilk örneği olan
prilamini elde etti. |
1945
İngiliz
Arthur C. Clarke, yereksenli uyduların Dünya'da birbirinden uzakta yer alan
noktalar arasındaki iletişim için röle (aktarma) istasyonu olarak görev
yapabileceklerini gösterdi. |
1945
J.
presper Eckert ve John W. Mauchly ilk otomatik elektronik sayısal
bilgisayarı yaptılar. Ertesi yıl John Ragazzini ve yardımcıları ABD Ulusal
Savunma Araştırma Komitesi için ilk genel amaçlı tümüyle elektronik
prototipi geliştirdiler. |
1947
John
Bardeen, W. Brittain ve W. Shockley transistörü buldular. Elektrik
sinyallerinin yükseltilmesini, denetlenmesini ya da üretilmesini sağlayan bu
buluşlarından dolayı üç bilim adamı 1956'da Nobel Fizik Ödülü'nü aldılar.
Artık seri halde üretilebilen ve daha az yer kaplayan elektronik aletler
yapmak mümkündür.
|
1947
"Sesduvarı"
aşıldı. ABD'li pilot Chuck Yeager, roketlerle takviye edilmiş Bell X-1 adlı
uçağıyla saatte 1190 kilometreyi aşmayı başardı. Bu uçuşun ardından birçok
havacılık firması sesten hızlı gidebilen uçaklar üretti. Sesten hızlı sivil
uçakların ilkiyse uçuşlarına 1976 yılında başlayan İngiliz-Fransız ortak
yapımı Concorde oldu. |
|
1942
ABD,
atom bombası yapımına yönelik olarak gizli Manhattan projesini başlattı.
Robert Oppenheimer'ın başkanlıgında yürütülen proje 1945 yılında
sonuçlandı. İlk atom bombası 16 Temmuz 1945'te Albuquerque'te bulunan bir
hava üssünde denendi. Ani bir şok dalgası, yoğun ışık yayılması ve sıcaklık
dalgalarının ardından gelen mantar şeklinde bir duman bu patlamanın
sonuçlarındandı. Bombanın açığa çıkardığı enerji 15 bin ton TNT'ninkine
eşitti. Bu denemeden 1 ay sonra Japon kentleri Hiroşima ve Nagazaki'ye atom
bombası atıldı. |
1946
ABD'li
biyokimyacı
Melvin Calvin, yeşil bitkilerin ışık enerjisini, karbondioksiti ve suyu
büyümeleri içit gerekli olan bileşiklere dönüştürdükleri fotosentez
olayındaki kimyasal tepkimeleri ortaya çıkardı. |
1947
Frank
Willard Libby, kazıbilimciler, insanbilimciler ve yerbilimciler için çok
değerli olan radyoaktif karbonla (karbon-14) tarihleme yöntemini
geliştirdi. |
1948
Macar
asıllı bilim adamı Dennis Gabor, holografi düşüncesini geliştirdi. Mercek
kullanmaksızın üç boyutlu bir görüntü oluşturma yöntemi olan holografi,
uzun yıllar kuramsal olarak kalacak, ancak lazerin icadından sonra
gerçekleştirilecektir. |
|
|
|
1940
ABD'de
ilk renkli TV yayınları başladı. |
1940
Millan
ve Abelson, uranyumu nötron bombardımanına tutarak ilk yapay element olan
neptünyumu elde ettiler. |
1940
Fransa'da
dört genç rastlantısal olarak Lascaux Mağarası'nı keşfetti. Mağaranın önemi
binlerce yıl öncesinden kalma duvar resimleriyle dolu olmasıydı.
Sonraları yapılan karbon-14
testi sonucunda bu magaranın MÖ 15 000-13 000 yıllarından kalmış olduğu
anlaşılacaktı. |
1942
3
Aralık'ta Enrico Fermi, Chicago Üniversitesi'nde atom pili adıyla tanınan
uranyum- yakıtlı grafitli ilk nükleer reaktörü yaptı. |
|
|
1929
Ünlü
gökbilimci Edwin Hubble, Evren'in genişlediği fikrini ortaya attı. Hubble'a
göre Evren, gökadaların birbirlerinden uzaklaşma hızları ile birbirlerine
olan uzaklıkları arasındaki oran sabit kalacak şekilde genişlemektedir. |
1930
İngiliz
fizikçi Paul Dirac, antimadde kavramını ortaya attı. Dirac, elektronların
enerji düzeyleri konusundaki çalışmaları sırasında elektronun karşıt
parçacığının varlığını ileri sürdü. Bu çalışma, elektrik yükü dışında her
yönüyle elektronun özdeşi olan bir parçacığın laboratuvarda üretilmesiyle
sonuçlandı. Bu maddeye pozitron adı verildi. |
1931
Karl
Jansky, Güneş Sistemi'nin dışından gelen radyo dalgaları keşfetti. 1928
yılında New Jersey'de bulunan Bell Laboratuvarlarında çalışmaya başlayan
Jansky, burada telefon haberleşmesini etkileyen çeşitli parazitlerin
kaynağını araştırmakla görevlendirildi. Yönlendirilebilir doğrusal bir
anten kurarak biri dışındaki tüm girişim kaynaklarını belirledi. Aylar
süren çalışmalardan sonra 1931'de, bir türlü saptanamayan bu girişim
kaynağının yıldızlar olduğunu buldu. Birkaç ay sonra da bu kaynağın Yay
takımyıldızı doğrultusunda olduğunu keşfetti.
|
|
1952
ABD'li
doktor Jonas Salk çocuk felci aşısını geliştirdi. |
1952
İlk
hidrojen bombası denemesi yapıldı. Büyük Okyanus'taki Biikini atolünde
gerçekleştirilen denemede atom bombasından çok daha fazla enerji açığa
çıktı.
Füzyonbombası, termonükleer bomba ya da H bombası olarak da bilinen bilinen
bu bombayı Edward Teller geliştirdi. |
1954
George
G. Devol, programlanabilir bir robotun patentini aldı. 1961 yılında bu
patentlere dayanarak Unimation firması Unimate adlı ilk sanayi robotunu
hizmet soktu. |
1956
Bilgisayarlar
için bilimsel hesaplamaya yönelik ilk yüksek düzeyli dil olan FORTRAN
(FORmula TRANslator) geliştirildi. Bunu 1960 yılında geliştirilen Algol 60
(Algorithmic Language) izledi. Algol 60 kesin olarak tanımlanmış ilk
programlama diliydi. Aynı yıl, yönetim konusunda uzmanlaşmış bir dil olan
COBOL (COmmon Business Oriented Language) ve liste işleme dili olan Lisp
(List processor) de kullanılmaya başladı. |
1957
Sputnik-1
uzayda. 4 Ekim 1957'de fırlatılan Sputnik-1, yörüngeye yerleştirilen ilk
uydu olmuş ve uzay çağını başlatmıştı. Dünya çevresinde bir tam dolanımını 96 dakikada
tamamlayan Sputnik-1, 1958 yılında atmosfere girerek yanmıştı.
|
|
|
|
1959
Christopher
Cockerell ilk hoverkraftı yaptı. Bir hava yastığı üzerinde yol almak
üzere tasarlanmış bu araçlann hem karada hem de denizde gidebilme gibi
bir avantajları vardı. Ne var ki, kullanımındaki bazı güçlüklerden dolayı
hoverkraftlar kendilerinden bekleneni veremediler. |
1961
İnsanlı
ilk uzay uçuşu 12 Nisan'da SSCB tarafından gerçekleştirildi. Kozmonot
Yuri Gagarin, Vostok-1 adlı uzay aracıyla Dünya'nın çevresini 108
dakikada dolaştı. |
1964
Uluslararası
uydularla telekomünikasyon örgütü Intelsat kuruldu. Bu tarihten sonra ilk
uydusunu fırlatan Intelsat böylece 240 komünikasyon devresi ve 1
televizyon kanalının gereksinimini karşılayabiliyordu. |
1967
İlk
kalp nakli gerçekleştirildi. Güney Atrikalı cerrah Christiaan Barnard,
tedavi olanağı kalmamış ağır bir hastanın kalbini bir trafik kazasında
ağır yaralanarak hastahaneye getirilen ve ölmek üzere olan birinin
kalbiyle değiştirdi. |
1969
ABD
Savunma Bakanlıgı ARPANET (Advanced Research Projects Agency) projesini
başlattı. 1965 yılında MIT Lincoln Laboratuvarlarında ilk kez iki
bilgisayar birbirine bağlanmış ve karşılıklı veri alış verişinde
bulunmuşlardı. ARPANET projesi kapsamındaysa dört üniversitenin
bilgisayarları, araştırma, eğitim ve hükümet uygulamalarını yürütmek için
birbirine bağlandı. Hükümet bu projeye başlarken olası bir düşman
saldırısı ardından iletişimin kesilmesi durumunda klasik iletişim
yollarına alternatif olacağı düşüncesini taşıyordu. Bu proje günümüzde
kullanılan internetin başlangıcı niteliğindeydi. |
|
1960
T.
H. Maiman, yakuttan bir çubuk kullanarak ilk lazer aygıtını yaptı. Bu
konuda daha önceden de çalışmalar olmasına karşın bugün anladığımız
anlamıyla yaplan ilk lazer Maiman'a aittir: |
1961
ABD'li
fizikçi Murray Gell-Man ve israilli fizikçi Yuval Ne'eman, parçacıkların
sınıflandırılmasına ilişkin ve sekizli sınıflama ya da SU(3) denen bir
sınıflama şeması önerdiler. Bu şema, kuvvetli etkileşime giren
parçacıkların daha temel parçacıklardan oluştuğunu öngörüyordu. 1964
yılında Gell-Mann, bu şemanin fiziksel temeli olarak kuark kavramını
ortaya attı. Fizikçi parçacıklara-bu adı verirken james-Joyce'un
Finnegans Wake romanında geçen uydurma bir isimden esinlenmişti. |
1965
Arno
Penzias ve Robert Wilson, evrende 3 kelvinlik artık bir ısıl enerjiye
karşılık gelen bir fon ışıması (Cosmic Backround Radiation) keşfettiler.
Günümüzde bunun evrenin milyarlarca yıl önceki oluşumu sırasında
gerçekleşen başlangıç patlamasından günümüze ulaşan bir artık fon ışınımı
olduğu görüşünde birleşilmektedir. |
1967
İngiliz
gökbilimciler Antony Hewish ve Jocelyn Bell ilk pulsarı keşfettiler.
Hewish ve Bell, bu buluşlarının radyo dalgalarındaki hızlı ve ani
oynamaları kaydetmek amacıyla özel olarak tasarlanmış bir radyoteleskop
yardımıyla gerçekleştirdiler. |
1969
21
Temmuz'da ABD'li astronotlar Neil Armstrong ve Edwin Aldrin Ay'a ayak
basan ilk insanlar oldular. |
|
|
|
|
|
|
|
|
1970
Kömür,
petrol gibi fosil yakıtların kullanılmaya başlamasından sonra gösterilen
ilginin azaldığı rüzgar enerjisi yeniden gündeme geldi. Tüm dünyada fosil
yakıt rezervlerinin sınırlı ve gittikçe tükeniyor olması buna seçenek
oluşturacak enerji kaynakları bulmayı gerektiriyordu. Binlerce yıldır
insanlığın mekanik amaçlarla kullandığı rüzgar enerjisi artık enerji
üretmek için de kullanılmaya başlıyordu. |
1972
@
Elektronik
posta (e-mail) geliştirildi. |
1973
İlk
mikrobilgisayar üretildi. Önceki bilgisayarlara göre daha küçük olduğu, tek
bir kullanıcıya hizmet verdiği için bu bilgisayarlara mikrobilgisayar adı
verilmişti. Fransız R2E şirketi tarafından piyasaya sürülen bu
mikrobilgisayarın adı Micral'di. |
1975
Apple-1
bilgisayarlar piyasada. Apple Inc. firmasından Steve Woznaik ve Steve
Jobs'un
tasarladığı
Apple-1, 1976'dan itibaren insanlar tarafından benimsenerek önemli bir
ticari başarı sağladı. |
1978
İlk
tüp bebek dünyaya geldi.
İngiltere'de
yapay dölleme sonucu hamile kalan bir kadın doğum yaptı. Bu tarihten sonra
yapay dölleme yoluyla doğan tüm çocuklara tüp bebek denmeye başlandı.
|
1981
IBM
PC (Personal Computer) kişisel bilgisayarlar piyasada. Mikrobilgisayarların
gündelik yaşama girmesi büyük ölçüde bu bilgisayarların ve Microsoft
firmasının hazırladığı MS/Dos işletim sistemi sayesinde olmuştur.
|
|
|
|
1981
ABD
uzay mekiği programını başlattı. İlk uzay mekiği olan Columbia 12 Nisan
1981'de ilk yolculuğuna çıktı. Columbia aslında ilk mekik değildi. Uzay
yolu adlı bilimkurgu dizisine atfen 1977 yılında yapılan deneme mekiği,
Enterprise olarak adlandırılmıştı; ama bu mekik uzaya hiç çıkamadı. |
1984
Apple firması ilk Macintosh
bilgisayarları piyasaya sürdü. Bu makineler, her şeyin grafik olarak
çözümlenmesinden dolayı bilişimle kolay uygulanabilirliğin bağrlaştırılabileceğini
kanıtladı. Kullanılan küçük ikonlar yardımıyla istediği işlemi yapabilen
kullanıcılar, ekran üzerindeki imleci, üzerinde küçük bir düğme bulunan
"fare" yardımıyla ikonlara ulaşabiliyorlardı. 1988 yılından
itibaren IBM marka bilgisayarlar da benzer bir işletim sistemi olan
Windows ve Presentation Manager gibi programlarla donatıldı. |
1987
Phjlips
firması ilk kompakt diski (CD) tanıttı. Aslında 1979 yılından beri var
olan diskler, başlangıçta yalnızca müzik ve diğer sesler için
tasarlanmıştı. Günümüzdeyse CD'ler bilgisayar oyunları, filmler, müzik
albümleri ya da bilgisayar programları gibi birçok değişik amaç için
kulanılmaktalar. |
1989
Amerikan
uzay sondası Galileo,
uzay mekiği Atlantis tarafından Jüpiter'i incelemek üzere uzaya
gönderildi. |
|
1983
Bagışıklık
yetersizliğine yol açan AIDS (Acquired Imnune Deficiency Syndrome) virüsü
ilk olarak 1983'te Paris Pasteur Enstitüsü'nde, 1984'te ABD'de
belirlendi. 1986'da Batı Afrika'da HIV 2 adı verilen benzer bir virus
keşfedildi. |
1984
Üst kuarkın varlığı deneysel
olarak belirlendi. Üst kuark ön görülere uygun olarak +2/3 elektrik
yüküne sahiptir. Bu kuarkın eşi olan alt kuarkın yüküyse -1/3'tür. ın
kütlesinin 30 ile 50 milyuar elektronvolt (GeV) arasında olduğu tahmin
edilmektedir. Böylece bu kuarkın en büyük kütleye sahip olan kuark
anlaşılmaktadır. |
1985
Paul
Crutzen, Mario Molina ve Sherwood Rowlan ozon tabakasında delik olduğunu
ortaya koydu. Güneşten gelen zararlı morötesi ışınları süzen ozon
tabakası, deodorant yapımında ve soğutma sistemlerinde de kullanılan
kloroflorokarbon gazlarının atmosfere karışması yüzünden en ince olduğu
kuzey kutbu üzerinde delindi. |
1989
Montreal
Mc Gill Üniversitesi'nden
Peter Deutsch, interneti indekslemek için ARCHI adında bir arşiv yarattı.
Bu arşiv net üzerindeki FTP sitelerini kapsıyordu. Bir süre sonra Tim
Berners internet üzerinde bilgiyi daha rahat dağıtma, kulanıcılara farklı
yerlerde bulunan bir belgeden diğerine geçmede büyük kolaylıklar sağlayan
World Wide Web'i (WWW) geliştirdi. |
1990
Hubble
Uzay Teleskopu uzaya gönderildi. İngiliz gökbilimci Edwin Hubble'ın adını
taşıyan bu dev teleskop, NASA ve ESA'nın ortak projesi olarak
yürütülmüştü. Teleskopun 15 milyar ışık yılı öteyi gözlemleyebilmesi
hesaplanmıştı. |
|
|
|
|
|
|
|
1992
Büyük
patlama kuramının kanıtları bulundu. Lawrence Berkeley Laboratuvarları ve
California Üniversitesi'nin ortak yürüttüğü bir projede, George Smoot
başkanlığındaki bir
grup araştırmacı, COBE (Cosmic Backround Explorer) uydusunun evrendeki fon
ışımasındaki ısı dalgalanmalarının büyük patlamadan kaldığını keşfettiler. |
1994
Karadeliklerin
varlığına ilişkin kanıtlar bulundu. Hubble uzay teleskopunun verilerine
göre 52 milyon ışık yılı ötede bir karadelik gözlendi. Kardeliklerin
varlıgı Albert Einstein tarafından genel görelik kuramı kapsamında
öngörülmüştü. M87 adı verilen bu karadelik, Einstein'ın öngörüsünün bir
kanıtı niteliği taşıyor. |
1995
Bilim
adamları gezegen sistemine sahip güneş benzeri yıldızlar keşfetti. İki grup
gökbilimci üç ay arayla çevresinde gezegenler olan yıldızlar buldular.
Aslında 1994 yılında Güneş sistemi dışında da gezegenler bulunmuştu. Ne var
ki bunlar ölü yıldızların, pulsarların çevresinde dönüyorlardı. Dünya'dan
42 ışık yılı uzaklıkta bulunan yeni gezegenlerse güneşimiz benzeri
yıldızların çevresinde dönüyorlar. |
1997
Viking
uzay sondalarından yıllar sonra Pathfinder, Mars'a inen ilk araç oldu.
Dünya'dan 1996 yılında fırlatılan araç, yaklaşık 500 milyon kilomtre yol aldıktan
sonra Mars'a "düşürüldü." Pathfinder, Vikinglerin kaldığı yerden
Mars hakkında bilgiler iletti dünyaya. |
1997
İlk
genetik kopyalama gerçekleştirildi. Bir grup İskoç bilim adamı Şubat ayında
ergen bir memelinin genetik kopyasını yarattıklarını duyurdular. Bu,
genetik alanındaki birçok uzmanın gerçekleştirilmesine
olanaksız gözüyle baktıgı bir işlemdi. Dolly adlı koyunun kopyalanmasının
başarıyla sonuçlandığının duyurulması beraberinde yeni tartışmaları da
getirdi. Bunların en başta geleni de kopyalamanın ahlaki yanıydı. Bu
teknikle insan kopyalamanın zararları üzerinde duruldu ve bunun yalnızca
tarımsal ve tıbbi amaçlarla kullanılması gerektiği vurgulandı. |
|
1993
En
yaşlı dinozor bulundu. Arjantin'de And Dağları eteğindeki Ischigualsto
doğal parkında bulunan bu dinozorun bir evoraptor olduğu açıklandı. 1 metre
boyunda, 11 kilo ağırlığında olduğu anlaşılan bu dinozorun yaklaşık 225
milyon önce yaşadığı açıklandı. Arka ayakları üzerinde yürüyen
evoraptorlar, etobur canlılardı. |
1994
Jüpiter'e
kuyrukluyıldız çarpışı gözlendi. 4.8 milyon kilometre uzunluğundaki kozmik
dev kuyrukluyıldızın adı, onu keşfeden gökbilimcilere atfen Shoemaker-Levy 9'du. 16 Temmuz'da başlayan
çarpışma günlerce sürmüş ve 21 Temmuz'da sona ermişti. |
1995
İki
ayağı üzerinde yürüyebilen insansıların en eski örneği bulundu. Prof.
Mealakey ve çalışma arkadaşları Kenya'nın kuzeyinde yürüttükleri
çalışmalarda Austrolopithecus anemensis adını verdikleri bir insansı
kalıntısı buldular. 4,2 ile 3,9 milyon yıl önce yaşamış olan bu insansı,
türün bilinenden 500000 yıl önce ayağa kalktığını gösteriyordu. |
1996
Uzay Teleskopu
milyarlarca yeni gökada keşfetti. Her gökadanın yaklaşık 50-100 milyar
yıldız içerdiğini söyleyen gökbilimciler bunların bilinen gökada
biçimlerinden farklı olduğunu da açığa çıkardılar. Bu bulgularda spiral ya
da eliptik olmayan, daha önce görülmemiş şekillerde yeni gökadalar da
vardı. |
1997
Güneş
sisteminde Dünya dışında bir yaşam olasılığı, Jüpiter'in 16 uydusundan biri
olan Europa'da olabileceği bulundu. Galileo uzay sondasının
gönderdiği ayrıntılı Europa yüzey görüntülerinde gezegende buz tutmuş bir
okyanus gözlemlendi. Bu da yaşam için gerekli olan suyun varlığını
gösteriyordu. |
1999
Galileo uzay aracı Jüpiter'in uydusu lo'da bir
volkan patlaması görüntüledi. Güneş sisteminde görülen en büyük volkan
olduğu belirtilen dev volkan, 1,5 km yüksekliğinde lav püskürtüyordu. |
|
|
|
1971
Amerikan
sondası Mariner-9 Mars gezegeni çevresinde yörüngeye girdi ve yaklaşık bir
yıl boyunca gezegenin yüzey haritasını çıkardı. |
1971
İlk uzay
istasyonu olan Salyut-1 Ruslar tarafından Dünya yörüngesine oturtuldu.
Bilimsel gözlem ve araştırmalar yapacak olan Salyut uzay istasyonu, oldukça
yakın bir yörüngeye oturduğundan giderek Dünya'ya yaklaştı ve altı ay sonra
atmosfere girdi. |
1972
İlk
Mikroişlemci (Intel 4004) yapıldı. Bu, üzerine 2300 transistör
yerleştirilmiş 7 mm x 7 mm boyutlarında, kare biçiminde silisyum bir
plaktı. 4 bit değerinde kelime işleme gücü vardı. |
1974
Amerikan
sondası Mariner-10 Merkür gezegenine yaklaştı ve gezegenin yüzey haritasını
çıkarttı.
|
1976
Uzay sondaları Voyager-1 ve
Voyager-2 fırlatıldı. Güneş sisteminin dış bölümündeki gezegenleri
gözlemleyen ve bu gezegenler hakkında Dünya'ya bilgiler yolayan uzay
araçları Güneş Sistemi'nin hiç bilinmeyen yönlerini de ortaya çıkardı.
. |
|
|
|
1948
Richard
Feynman, kuantum mekaniği ve elektrodinamik kuramlar üzerine yaptığı
çalışmalarını tamamladı. Feynman bu çalışmasıyla eski kuantum
elektrodinamik kuramının kimi zaman anlamsız sonuçlara yol açan yanlarını
da çözüme kavuşturmuş oldu.
Aynı alanda çalışan ABD'li julian Schwinger ve Japon Tomonaga Siniçiro'yla
birlikte 1965 yılında Nobel Fizik Ödülü'nü paylaştı. |
1953
J.
D. Watson ve F.H. C. Crick tarafından DNA'nın molekül yapısı tanımlandı. Bu
modele göre DNA, birbiri çevresindesarılan iki merdivene benzer ikili
sarmal biçimindeydi. Bu ikilı sarmal, birbiri çevresinde sarılan iki
şeker-fosfat zincirinden ve bu zincirleri birbirine bağlayan baz
çiftlerinden oluşuyordu.
|
1955
Owen
Chamberlain ve Emilio Segre karşıt protonu keşfetti. Varlığı kuramsal
olarak bilinen karşıt protonu üretmek amacıyla güçlü bir parçacık
hızlandırıcısı olan bevatron kullanan Chamberlain ve Segre, 1956'da karşıt
nötronun varlığını da doğruladılar.
|
1958
Amerikan
Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) kuruldu. Rusların 1957'de Sputnik
uzay aracını fırlatmasının ardından ABD kongresi tarafından 1915 yılında
kurulmuş olan Ulusal Havacılık Danışma Komitesi çerçevesinde oluşturuldu.
|
|
|
|
No comments:
Post a Comment